Kanun teklifinde ailelerin son dönemlerde artan suç oranları sebebiyle kaygı taşıdıklarını ifade eden Sındır, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı tüm eğitim kurumlarında en az bir güvenlik görevlisinin kalıcı bir şekilde istihdam edilmesinin; okulların dış tehditlere karşı korunmasını, çocukların daha güvenli bir ortamda eğitim yapmasını, eğitimcilere uygulanan şiddet ve saldırılara karşı kalıcı bir önlem alınmasını ve işten çıkarılan okul güvenlik görevlilerinin yeniden istihdam alanı yaratılmasını sağlayacağını söyledi.

“TÜM EĞİTİM KURUMLARINA GÜVENLİK GÖREVLİSİ ATAMASI YAPILMALI”
Özel okullarda güvenlik görevlisi olduğunu fakat devlet okullarının çoğunda ise güvenlik görevlisi bulunmadığına dikkat çeken Sındır, “Milli Eğitim Bakanlığı 2020-2021 verilerine göre ülkemizdeki toplam okul sayısı 67 bin 125’dir. Bu sayının 53 bin 620’si devlet okulu iken, 13 bin 505’i de özel okul. Bu okullarda okuyan öğrenci sayımız; resmi okullarda 15 milyon 194 bin, özel okullarda 1 milyon 310 bin kişi. Özel okullarda güvenlik görevlisi varken devlet okullarının çoğunda güvenlik görevlisi bulunmamakta. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımızın aileleri, okulların güvenliğiyle ilgili kaygı taşımaktalar. Özellikle son dönemlerde artan suç oranları sebebiyle ailelerimizin çocuklarının eğitim gördükleri kurumda güvende olduklarını bilmek istiyor. Okullarda güvenliğin tesisi her ne kadar okul yönetimlerinin sorumluluğu ve yetki alanında da olsa artan suç oranı ve suç çeşitleri karşısında okul yönetimlerinin de yetersiz kaldığı durumların ortaya çıktığı göz ardı edilmemeli. Okullarda güvenlik görevlilerinin istihdam edilmesi bu nedenlerden dolayı bir zorunluluk haline dönüşmüştür. Çocuklarımızın güvenlikleri konusundaki endişeleri ortadan kaldırmak için ivedi bir şekilde Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı tüm eğitim kurumlarına en az bir güvenlik görevlisi ataması yapılmalı” dedi.

Kanun teklifinde okullarda güvenliğin sağlanmasının önemini vurgulayan Sındır, “Her ne kadar İçişleri Bakanlığı tarafından belli yerlerde okul kolluk görevlisi görevlendirilmiş olsa da maalesef yetersiz kalmaktadır. Çünkü her giriş çıkışta, okul önlerinde bir ekip göndermek güvenlik güçlerini zorlayacağı gibi sürekli bir güvenliğin olmaması gün içerisinde eğitim kurumlarının güvenliğinin şansa bırakılması anlamına gelmektedir. Okullarda en az bir güvenlik görevlisinin istihdam edilmesiyle dış tehditlere karşı kalıcı bir önlem alınmış olacak, bu caydırıcı bir etki de yaratacak, eğitimcilere uygulanan şiddet ve saldırılara karşı kalıcı bir önlem alınmış olacak. Bu gerekçelerin yanında okula giriş çıkışlarda velilerin de denetimden geçirilmesi ile giriş çıkış kayıtlarının tutulması, öğrencilerin servislere güvenli bir şekilde binmesinin sağlanması, okul yol durumuna bağlı trafiğin kontrol edilmesi, şiddetin engellenmesi, okul etrafında görülen şüpheli kişilerin en yakın kolluk makamına bildirilmesi de okullara atanacak güvenlik görevlisi ile mümkün olacaktır. Son yılların en hassas konusu olan çocuklarımızı madde bağımlılığına alıştıracak kişilerden koruma ve okul etrafında bu tarz durumlara anlık müdahalenin yapılması da sürekli bir güvenlikle sağlanacaktır. Çocuklarımızın güvenliği şansa bırakılamaz. Kanun teklifinin yasalaşmasıyla birlikte işten çıkarılan okul güvenlik görevlileri de yeniden işlerine kavuşacak ve geniş bir istihdam alanı yaratılmış olacak. Okullar başıboş bırakılamaz. Çocuklar en kıymetli varlıklarımız. Görüşülmekte olan 2022 bütçesinin ardından bu teklifin ivedilikle kabul edilmesini tüm çocuklarımız adına istiyorum” dedi.