Artcı açıklamasında; “JES’le Çöp Tesisini aynı kefeye koyamazlar. Doğaya, çevreye hiçbir zararı olmayan bir enerji santrali için ortalığı ayağa kaldırırken; İzmir’in çöpünü, hayvansal atığını Menderes’te toplamayı masum gösteriyorlar. En kötüsü ayrımcı bakış açıları. Soyer’e soruyoruz; Seferihisar Orhanlı Köyü’ndekiler can da Menderes’tekiler değil mi? Bir şehrin başkanı için herkes her değer eşit ve kıymetli olmalı.  Seferihisar Orhanlı Köyü için bir bardak suda fırtına koparan; kamuoyu yaratmaya çalışan Sayın Soyer; Menderes’e nereden bakıyor acaba? İnsan merak ediyor.” diye konuştu.

Sanki Menderes’in başkanı değil!

Gölova Mahallesi’ndeki ağılları ziyaret eden ve köylülerle uzun süre konuşan Başkan Artcı; tesisi yapmayı planladıkları alanda tedirginliğin çok daha yüksek boyutlarda olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi; “Bu alanı mera olarak kullanan ve hayvancılık yapan insanlarımız var. Bir dokunuyoruz, bin ah işitiyoruz. Orhanlı Köyü’nün üreticisi üretiyor da buradakiler ne yapıyor? Sayın Soyer için Seferihisar’ın keçisi keçi de Menderes’in keçisi çakal mı, sırtlan mı? Yoksa, kendisi oranın başkanı da buranın değil mi?  İnsanın aklı duruyor. Böyle bir kayırmacı tutum ve söylem olamaz. Doğal kaynaklarla enerji üreten, zararsız bir sisteme körü körüne karşı çıkarken, çöp dağlarını istemeyen Menderes’e bunu dayatması korkunç. Menderes halkı, tesisle ilgili başından bu yana toplu bir şekilde tepki gösterirken, binlerce dilekçe verirken bu vurdumduymazlığı anlamakta zorlanıyoruz. Menderes Belediye Başkanı Kayalar’ın duruşu için ise söyleyecek kelime bulamıyoruz. Onun ki; başkanı olduğu, güvenoyunu aldığı insanlara, büyüdüğü topraklara, içtiği suya nankörlükten başka bir şey değil. Kendi çocuklarının geleceğini düşünmeyen, bizimkini hiç düşünmez!”

ÇED Raporu’nda da geçiyor; tedirginlik ve çaresizlik hakim…

Çöp Tesisi Projesi’ni uygulayacak Yılbatu Elektrik Üretim AŞ’nin, birçok üniversiteye rapor hazırlattığını hatırlatan AK Parti Menderes İlçe Başkanı Süleyman Artcı, açıklamasına şu ifadelerle devam etti; “Bizim şu anda yaptığımız ziyarette karşımıza çıkan tablo; buradaki üreticilerimizin tedirginliği; gerekçeleriyle birlikte ÇED Raporunda da yer alıyor. Hacettepe Üniversitesi’ne yaptırdıkları sosyolojik araştırmada; buradaki köylülerimizin koku, gaz gibi konularda tedirgin, ulaşım yolları ve taşıma işlemleri sorun olarak görüldüğü açıkça ifade ediliyor. Büyükşehir ya da Menderes Belediyesi’ne ait alanlara taşınmaları öngörülüyor ki, böyle bir alana sahip değiller. Tesiste öncelikli istihdam, diyorlar. Ama bu insanlar çöp öğütmeyi değil, fenni üretim yapmayı bilirler. Ömürleri böyle geçmiş. Bu toprağın üstünde, hayvancılık ve tarım yaparak geçmiş. Yerlerinden yurtlarından edilecekler ve çok korkuyorlar. Özetle neresinden bakarsanız bakın yanlışlarla dolu, insanları mutsuz edecek bir işin peşindeler. İzin vermeyeceğiz.”