Başkanlık görevini devralan Gencer, “Cari açığın sıfır olduğu, inovasyon, dijital dönüşüm ve katma değeri yaratan beyinlerin kendilerine geniş alanlar buldukları Türkiye'nin yeni hikâyesi ortaya çıkacaktır. Yeni yönetim olarak, bizler bu hikâyenin en coşkulu savunucuları olarak anılmak isteriz. Bizler hepimiz Makine İmalatçıları Birliği olarak gücümüzü bu zorlu, zorlu olduğu kadar da heyecan verici hikâyenin gerçekleşmesi için seferber edeceğiz.” dedi.
Makine sektörünün 2018 yılını 16 milyar dolar ihracat ile kapatmasına rağmen 30 milyar dolar ithalatı olduğuna dikkat çeken Gencer, “Bunun nedeni maalesef havaların iyi olduğu dönemde çatıyı tamir etmemiş olmamızdır. Büyümemizin çok yüksek olduğu dönemde iç piyasada, Türk markalı ürünlere yönelik yeterince pozitif ayrımcılık yapmadık; konuyu gündeme taşıyanları “korumacılık” yapmakla suçladık. Geldiğimiz noktada, dış pazarlarda korumacılıkla mücadele ediyoruz. Yani Türk markalarını yaşatmak için ne yapılması gerekiyorsa biz de bunu yapabilecek cesarette olmalıyız” diye konuştu.
Makina İmalatçıları Birliği’nin (MİB) seçimli 17. Olağan Genel Kurulu’nda Simge Group ve E-Mak Makine’nin Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı S. Emre Gencer, tek liste ile girdiği Genel Kurul’da MİB’in yeni dönem Başkanı seçildi.
S.Emre Gencer yaptığı konuşmada, başta 3 yıldan bu yana Başkanlık görevini sürdüren Ahmet Özkayan olmak üzere, tüm üyelere ayrı ayrı teşekkür etti. Bir önceki dönem Yönetim Kurulu’nda görev aldığı MİB’de Başkan olarak görev almaktan onur duyacağını belirten Gencer, “Vermiş olduğunuz desteğe layık olmak; siz makine üreticilerinin görüş, öneri, danışma, dayanışma ve paylaşım merkezi olarak gördüğüm Makina İmalatçıları Birliği’ni daha da ileriye götürmek için elimizden gelen gayreti göstereceğiz” dedi.
“Türk markalarını yaşatmak için ne yapılması gerekiyorsa yapmalıyız”
Geçtiğimiz yılın ortalarında mali piyasalarda yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen makine sektörünün yılı, ihracata ağırlık vererek ve büyüyerek kapatmayı başardığını ancak makine ihtiyacının çok önemli bir bölümünün hala ithalat ile karşılandığını hatırlatan Gencer, şunları söyledi:
“Geçtiğimiz yıl sektörün toplam ihracatı 16 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Son yıllarda ihracatını en fazla arttıran sektör olarak ön plana geldik. Bununla övünebiliriz. Ancak halen dünya pazarlarındaki payımızın son derece düşük olduğunu da göz ardı etmeyelim. Unutmamamız gereken bir unsurda, halen makine ihtiyacımızın çok önemli bir bölümünü yani 30 milyar dolar ithalat ile karşılıyor olmamızdır. Bunun nedeni maalesef havaların iyi olduğu dönemde çatıyı tamir etmemiş olmamızdır. Büyümemizin çok yüksek olduğu dönemde iç piyasada, Türk markalı ürünlere yönelik yeterince pozitif ayrımcılık yapmadık; konuyu gündeme taşıyanları “korumacılık” yapmakla suçladık. Geldiğimiz noktada, dış pazarlarda korumacılıkla mücadele ediyoruz. Makine sektörümüz için bu süreçteki değişime uyum yaşamsal öneme sahiptir. Yani Türk markalarını yaşatmak için ne yapılması gerekiyorsa biz de bunu yapabilecek cesarette olmalıyız” dedi.
“Yerli makine ve donanıma en radikal şekilde pozitif ayrımcılık uygulanmalıdır”
Ülkemizin cari açık sorunuyla mücadele ettiği bir dönemde yerli makine ve donanıma en radikal bir şekilde pozitif ayrımcılık uygulanması gerektiğini söyleyen Gencer, kamu kuruluşları, yerel idareler ve bunlara bağlı iktisadi teşebbüsler yaptıkları alımları veya açtıkları ihaleleri, uluslararası ticarette uzman danışmanların da desteği ile yerli makine alımına göre düzenlemelidir. Yatırım teşvik sisteminde de, yerli tasarım ve ürünlerin kullanımına yönelik radikal dönüşümü sağlayacak bir yaklaşımla değişiklikler yapılmalıdır. Geliştirilecek bir Turquality programı özellikle makine imalat sanayine daha güçlü destek olabilir kanaatindeyiz. Ticaret ve Gümrük Bakanlığımız son iki yıldan beri bazı makinelerin ithalatına yönelik uyguladığı tarife politikalarıyla haksız rekabetin önünü belirli ölçüde kesmiştir. Bu politikanın kapsamı radikal bir şekilde genişletilmeli ve etkinleştirilmelidir. Bu konu halen en öncelikli işimizdir” şeklinde konuştu.
“Türkiye’nin yeni hikayesi ortaya çıkacak”
Makine imalat sektörünün tüm imalat sektörlere destek olduğunun altını çizen Gencer, sektöre verilecek desteklerin, geri dönüşü yüksek olan yatırımlara dönüştüğünü belirtti. Gencer sözlerini şöyle tamamladı:
“Cari açığın sıfır olduğu, inovasyon, dijital dönüşüm ve katma değeri yaratan beyinlerin kendilerine geniş alanlar buldukları Türkiye'nin yeni hikayesi ortaya çıkacaktır. Yeni yönetim olarak, bizler bu hikayenin en coşkulu savunucuları olarak anılmak isteriz. Bizler hepimiz Makine İmalatçıları Birliği olarak gücümüzü bu zorlu, zorlu olduğu kadar da heyecan verici hikayenin gerçekleşmesi için seferber edeceğiz.”
S. Emre Gencer kimdir?
Selim Emre Gencer 1974 Bitlis doğumludur. İlköğretimini Bursa Dörtçelik İlkokulu’nda orta ve lise öğrenimini de İstanbul Fransız Saint Benoit Lisesi’nde tamamlamıştır. Üniversite eğitimine ABD’nin Kaliforniya eyaletinde Grossmont College’de başlayıp, Kanada Quebec eyaletinde Bishops University İşletme bölümünden mezun olarak bitirmiş ve Türkiye’ye dönmüştür. 6 aylık askerlik görevinden sonra, aile şirketi olan Simge Group’da çalışmaya başlamıştır. 2013 yılından itibaren Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı’nı yürüten Gencer evli ve iki çocuk babasıdır. Fransızca ve İngilizce bilmektedir.
Yeni dönem Yönetim Kurulu şu isimlerden oluştu:
S. Emre GENCER
E-Mak Makine İnşaat Tic. ve San. A.Ş.
Ahmet ÖZKAYAN
Ermaksan Makina San. ve Tic. A.Ş.
Ender YILMAZ
Yılmaz Redüktör San. ve Tic. A.Ş.
Mustafa S. EROL
Törk Makine San. ve Tic. A.Ş.
Burç ANGAN
Hürmak Plastik Otomotiv Mak. İmalat San. ve Tic. A.Ş.
Mustafa BOZKURT
Hidromek Hidrolik ve Mekanik Makina İml. San. ve Tic. A.Ş.
İlknur CANTÜRK
Aag Makina Basınçlı Hava Sistemleri San. ve Tic. Ltd. Şti.
Cemal DENER
Dener Makine San. ve Tic. Ltd. Şti.
Hakkı Can ŞAYLAN
Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları T.A.Ş.
YORUMLAR