AK Parti Karşıyaka İlçe Başkanı Didem Dereboylu Keseli, Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının
verilişinin 85. yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. Keseli, "Kadınlarımızın bu hakkı alması bir
tesadüf değil, milli mücadeledeki başarısının bir meyvesidir." dedi.

Keseli yaptığı açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

"Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını elde ettiği 5 Aralık tarihi hepimiz için sembolik önemi
yüksek bir tarihtir. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türk kadınına bu hakkı sağlaması,
kadınlarımızın milli mücadele ve cumhuriyetin inşası sırasında verdiği emeğin bir tezahürüdür.
Gördesli Makbule'den tutun da, Erzurumlu Kara Fatma, Halime Çavuş ve nice yiğit kadınımız,
devletimizin yeniden muasır medeniyetler seviyesine çıkması için erkeklerle yan yana mücadele
etmiştir. Savaş sonrasındaysa birçok meslek grubunda yer edinen kadınlarımız, başarılarını seçme ve
seçilme hakkıyla taçlandırmıştır."

"AK PARTİ DÖNEMİNDE ORAN ARTTI"

1935 sonrası AK Parti iktidarına kadar siyasette kadın oranının az olduğunu vurgulayan Keseli,
"Kadınlarımızın TBMM'ye girdiği 1935 yılında, parlamentodaki oranı 4,8'di. Bu oranı aşmaksa Adalet ve Kalkınma Partisi'ne nasip oldu. TBMM'deki kadın oranı 2007'de yüzde 9'a, akabinde 14'e ve nihayetinde 17,1'e çıktı. Bu oran, kadınların aktif siyasete katılımıyla daha da ileri düzeye taşınacaktır" dedi.

İzmir'de kadınların aktif siyasette yer alması adına en büyük emeği AK Parti'nin verdiğini söyleyen
Keseli,"Son yerel seçimlerde, İzmir'in metropol ilçelerinde en çok kadın adayı AK Parti çıkardı. Kentte AK Parti olarak elde ettiğimiz belediyelere baktığımızda kadın başkan oranı yüzde 25 düzeyinde.
Karşıyaka gibi gözbebeğimiz olan ilçemizde son seçimde kadın başkan adayı çıkarmamız, kongremizde
ise seçilmiş ilk kadın ilçe başkanı olarak şahsımın göreve gelmesi, partimizin kadınlara verdiği önemin
ve kadınlara olan inancının göstergesidir." dedi.

"KADINLAR MUTLAKA SİYASETTE OLMALI"

Başta Karşıyaka olmak üzer İzmir'in tüm ilçelerinde kadınları aktif siyasete davet eden Keseli, "Siyaset biz kadınlar için evlatlarımızın geleceği anlamını taşır. Yemeyip çocuğuna yediren, giymeyip çocuğuna giydiren fedakar Türk kadını mutlaka siyasetin içinde olmalı ve refah seviyesi çok daha yüksek bir
Türkiye için elini taşın altına koymalıdır." dedi.

Kadın haklarını savunmak ile marjinalliğin ayrı şeyler olduğunu da vurgulayan Keseli, "Son dönemde
ne yazık ki çeşitli marjinal gruplar tarafından kadın hakları savunuculuğu istismar edilmeye
çalışılmaktadır. Terör örgütü PKK'nın hendek çatışmalarında duvarlara yazdığı "öz savunma birliği" türevi sloganlar, sübliminal mesaj gibi kadın eylemlerindeki dövizlere eklenmektedir. Kadınlarımızın bu propagandalara kanmayacağına olan inancım tamdır." ifadelerini kullandı.