Hayvanları can dostu olarak niteleyen Zeybekci, kendisine gösterilen internetteki videodan çok etkilendiğini söyleyerek “Seferihisar’da hayvan barınağı yapmışlar, onlarca köpek bir deri bir kemik kalmış, onlarcası da ölmüş, bir kenara atılmış. Bu görüntüler insanı, insanlığından utandırır” ifadesini kullandı.

Ardından Buca'da esnaf ve vatandaşlarla buluşan, Çamlık Mahallesi'nde de mitingde konuşan Zeybekci, Türkiye’nin hiçbir şehrinde olmayan bir uygulamayla çöplerin doğaya atıldığının, yağmurda şehri kanalizasyon bastığının, kanalizasyonun bazı noktalarda direkt denize verildiğinin, gençler için semtlerde spor salonlarının, yüzme havuzlarının olmadığının, vatandaşın kentin sahiline mahkum edildiğinin, trafikte zaman kaybeden şehirler sıralamasında İzmir’in 12. sırada yer aldığının, en avantajlı coğrafyada olmasına rağmen işsizlik oranının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğunun gözler önüne serildiğini söyledi.

Bu olumsuzlukları gündeme getirdiklerinde yerel yöneticilerin omuz çektiğini, umursamadıklarını, vatandaşın derdiyle dertlenmediklerini aktaran Zeybekci, “İzmir’i bu görüntülerden kurtaracağız. Kentte yaşam kalitesini artıracağız, bahaneci, mazeretci, umursamazcıların yerine hizmetkarlar göreve gelecek” dedi. Buca’ya metronun geleceğini, cezaevinin yerine İzmir’in en güzel parklarından birini yapacaklarını söyleyen Zeybekci, “Biz sözünü unutanlardan değiliz. Uyumayacağız, yorulmayacağız, koşacağız. Hizmet destanları yazacağız” diye konuştu.

İzmir’de su faturalarına yansıtılan ek kalemlerle vatandaşın cebindeki paranın alındığını aktaran Zeybekci, yanlarında su faturası bulunan varsa göndermesini istedi. Eline gelen 4 faturayı inceleyerek örnek gösteren Zeybekci, şöyle konuştu: “Su tüketim bedeli 302 lira gelmiş fatura toplamı ise 2077 lira. Bu bir rekor, katı atık toplama bedeli olarak 1460 lira alınmış. Bir kardeşimiz de 1 tondan az su kullanmış; su tüketim bedeli 7 lira 38 kuruş fatura toplamı 206 lira gelmiş. Katı atık toplama beledi olarak 111 lira, katı atık bertaraf bedeli olarak ise 67 lira istemişler. Bu bir zulümdür, bu bir soygundur.’’

“Türkiye’nin en pahalı suyunu tonu 12 liradan İzmir kullanıyor” diyerek devam eden Zeybekci, “Bir de bunun üzerine katı atık toplama, bertaraf, atık su gibi kalemler eklenince tonu ortalama 50 liraya çıkıyor. Bu bedelleri alıyorsun da ne yapıyorsun; çöpü dağlara atıyorsun, suyu körfeze boşaltıyorsun. İzmir, Türkiye’nin değil dünyanın en pahalı suyunu içiyor. 1 Nisan’dan sonraki ilk meclis toplantısında 20 tona kadar olan su tüketim bedelinde yüzde 50 indirim yapacağız. O katı atık bedeli, bertaraf bedeli adı altında yapılan zulmü de sonlandıracağız” dedi.

 ADADAN GELEN PARA UÇAK BİLETİNE

“Bahaneleri, mazeretleri bitirmeye hazır mıyız, ceketimi koysam seçilir diyenleri göndermeye hazır mıyız?” diyen Zeybekci, karşılaştığı CHP’lilerin bile “bahaneden bıktık, İzmir’i kurtarın” dediklerini aktardı. Nihat Zeybekci şöyle devam etti:

“CHP’ye saygımdan dolayı CHP adayı demiyorum, Kılıçdaroğlu’nun adayı diyorum, basına verdiği röportajında ‘hiçbir projem yok, 1 Nisan’dan sonra bakarız’ diyordu. İnternetten bulabilirsiniz bu röportajları. Baktı İzmir elden gidiyor, bizim projelerinin aynısını açıklamaya başladı. Bir de önemli projesi Brüksel’de ofis açmakmış. Sen Buca’da, Karabağlar’da, Bayraklı’da, İzmir’in gitmediğin arka sokaklarında ofis aç önce. İlçe belediye başkanının 180 gün yurt dışında ne işi var? 5 defa Küba’ya gitmiş. 100 milyona satılacak adadan aldığın 1 milyon 300 bin lira senin uçak paranı anca karşılar. İlçede satmadık belediye mülkü bırakmamışsın. Sattın da ne yaptın, 4 aydır işçilerin maaşı doğru düzgün ödenmiyor. Bir de kalkıp ‘Uyuyan İzmir’i öpücem, uyandırıcam’ diyor. ‘Bizim oğlan kim uyuttu şimdiye kadar İzmir’i’ demezler mi? İzmir’i unutanlardan, umursamayanlardan 31 Mart’ta kurtulacaksınız.”

 ESNAF VE VATANDAŞLA BULUŞTU

Buca’da esnafı gezen Zeybekci, vatandaşlarla da bol bol sohbet etti. Hizmet alamamaktan yakınan vatandaşlar, İzmir için çalışacakların başa gelmesini istediklerini belirterek Zeybekci’ye desteklerini iletti. Zeybekci, vatandaşların ve esnafın desteğine “Bu sene, o sene” karşılığını verdi.

15 yıldır yolda kanalizasyonun taştığını, defalarca belediyeyi aramasına rağmen hiçbir şey yapılmadığını dile getiren bir esnaf, “Sorunumuzu umursamadıkları gibi geldiler kaldırımları yenilediler. Şimdi yağmurlarda dükkanları su basıyor” dedi.

“İzmir’i neden almak istiyorsunuz” sorusunu yönelten bir vatandaşa, “İzmir’i almak için değil hizmet etmek için geldiklerini söyleyen Zeybekci, başka kentlerde kalmayan, fakat hala İzmir’de yaşanan sorunları tek tek saydı. Dağlarından yağ, ovalarından bal akan İzmir’in avantajlarına rağmen işsizlikte Türkiye ortalamasının üzerinde olduğuna vurgu yapan Zeybetci, belediyenin yapması gerekenler arasında istihdama katkı sağlayacak, OSB alanları, serbest bölge alanları, turizm yatırım alanları gibi alanlarının imar planına işlenmesi ve alt yapısının hazırlanması olduğunu aktardı. Su faturalarında vatandaşa yapılan zulmü aktaran Zeybekci, “Sizden oyunuzu kimseye vermemenizi, kendinize, çocuğunuzun geleceğine, İzmir’e vermenizi istiyorum” dedi.

Zeybekci’nin görüştüğü taksici esnafı da, yollardaki bozukluktan araçlarının sürekli alt takım bakımına gitmek zorunda kaldığını, trafik sıkışıklığına da çözüm üretilmesini istediklerini aktardı. Zeybekci’yi sokakta gören bir kadın da, evinden çıkıp yanına geldi. Vatandaş, ocakta yemeğini bıraktığını söyleyerek, Zeybekci ile fotoğraf çektirip desteğini ilettikten sonra hızlıca yanından ayrıldı.