İtfaiyeciliğin ülkemizde meslek olarak kabul edilmediğini ve bu yönde verdiği kanun teklifinin AKP ve MHP oylarıyla reddedildiğini hatırlatan Sertel, “Canları pahasına görev yapan itfaiyeciler kanunlar önünde meslek olarak görülmüyor, görevi başında yaşamını yitirenler de şehit sayılmıyor. İki gün önce vefat eden Bayram Koç kardeşimiz de acı bir örnek oldu. Daha fazla acı yaşanmadan, geride kalanlar daha fazla mağdur olmadan itfaiyeciliğin meslek olarak kabul edilmesi ve görevi başında yaşamını yitirenlerin şehit sayılması için yeni yasama döneminde yapılacak ilk düzenlemelerden olmalıdır” dedi.

Yaklaşık 30 yıldır itfaiyeci olarak çalışan Bayram Koç’un geride gözü yaşlı iki evlat bıraktığını ve ailesine güvence olacak hiçbir hak bırakamadığını dile getiren Sertel, şunları söyledi:
“AKP VE MHP’YE SESLENDİ”
“Yangın sırasında fenalaşarak yaşamını yitiren itfaiye erimiz Bayram Koç, bu mesleğe 29 yılını verdi. Bu işi meslek olarak yaptı ama yaptığı iş kanunlar önünde meslek sayılmadı. Kadrosu, masa başı memurlar gibi Genel İdari Hizmetler sınıfındaydı. Bayram Koç görevi sırasında yaşamını yitirdi. Görev şehidi sayılmadığı için 18 yaşındaki kızı İlayda ve 22 yaşındaki oğlu Adem, babalarından dolayı hiçbir hakkın sahibi olamayacak. Borcunu yeni bitirdiği evinde evlatları ile birlikte mutlu bir emeklilik süremeyecek. Geçen yıl Meclis’te görüşülen ve her zaman olduğu gibi AKP ve MHP oylarıyla reddedilen kanun teklifim kabul edilmiş olsaydı itfaiyecilik dünyanın bir çok ülkesinde olduğu gibi meslek olarak kabul edilecek sonraki aşamada da görevi başında yaşamını yitiren itfaiyecilerin şehit olmasının önü açılacaktı. Bayram kardeşimizi genç yaşta yitirdik. Yaşamını verdiği itfaiyecilik meslek olarak kabul edilmediği için belki de gözü açık gitti. Geride gözü yaşlı fakat güvencesiz bir aile bıraktı. Bundan sonraki süreçte tüm itfaiyecilerin beklentilerini karşılamak için yeni yasama döneminde yapılacak ilk iş itfaiyecilere yönelik yasal düzenlemeler olmalıdır. AKP ve MHP milletvekillerine bir kez daha sesleniyorum. Siyasi hiçbir yanı olmayan bu işi gelin birlikte çözelim.”