Yeni öğrendim...

19 Mayıs 2004 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde düzenlenen bir törenle kısa adı (UGP) olan Ulusal Gençlik Parlamentosu kurulmuş.
Hatta o günden bu yana da 68 ilde çeşitli projeler ile aktif faaliyet sergilemişler.
UGP'nin 179 üye kuruluşu da bulunuyormuş.
Şimdi 18-30 yaş grubunda olan bu gençler 'Seçilmek istiyorum' başlıklı bir kampanya başlatmış.
13- 15 Şubat 2015 tarihlerinde Bursa'da düzenlenen koordinasyon toplantısında Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi olan İsa Kaan Ünal, UGP’nin İzmir Temsilcisi olmuş.

Adayını genç seç!

Habitat Kalkınma ve Yönetişim Derneği ile ortaklaşa düzenledikleri mevcut 'Seçilmek İstiyorum' kampanyasını 'Adayını Genç Seç!' sloganıyla İzmir'de Ülkemizde hali hazırda toplam 52 milyon kadar seçmen bulunuyor.
Bu seçmenlerin 13 milyonu ise gençlerden oluşuyor.
Bu da azımsanmayacak bir rakam.
Bunun açılımını 7 Haziran seçimlerinde sonucu kadınlar ve gençler belirleyecek, diyebiliriz.
Artık bu gençler de güçlerini bildikleri için siyasette aktif rol oynamak istiyorlar.
Söyledikleri şu:
'Unutmayın. Bizler sadece geleceğin liderleri değil, bugünün de ortaklarıyız!'

‘Seçilmek istiyorum!’

Ortaklaşa düzenledikleri, mevcut 'Seçilmek İstiyorum' kampanyasını 'Adayını Genç Seç!' sloganıyla İzmir ilinde başlatmış bulunan gençler, bu kampanya kapsamında Haziran 2015’te gerçekleşecek Milletvekili Genel Seçimlerinde gençlerin bakış açısını yansıtacak bütüncül bir gençlik politikasının destekçisi olacak tüm siyasi partilerden istekleri var.
İsteklerini şu maddelerde özetleyebilirim:

İsteklere bakın!

1-) Seçme ve seçilme yaşının eşitlenerek, seçilme yaşının 18’e indirilmesi,
2-) 25-30 Yaş grubu arasındaki genç, kadın ve engelli milletvekili aday adaylarından hiçbir adaylık ücreti alınmaması,
3-) 25-30 Yaş grubu arasındaki gençlerin aday listelerinde seçilebilecek yerlerden aday gösterilmesi ve desteklenmesi.
Talepleri bunlar.
'Spor, medya, kültür vb. birçok çalışmaya önem veren bizler yani geleceğin teminatı olarak gördüğünüz gençler. Yalnızca partilerin kampanya veya reklamlarında yer almak değil bunun yanı sıra artık seçilmek istiyor.' diyorlar.
Hepsi güzel ama ben bu istek dilek ve çalışmalara bir atasözü ile yanıt vermek istiyorum:
'Atı alan Üsküdar'ı geçti...'

Para öne geçiyor

Çünkü her parti, aday adaylarını nasıl belirleyeceğini açıkladı.
Genelde parası olan seçimlere girebilir.
Olmayan sadece seyreder.
Kadınlar için de geçerli kural bu.
Partiler, sözde kadın, engelli ve gençleri kadrolarına almak için tüzüklerine maddeler koyuyorlar.
Siz hiç bunun uygulandığını gördünüz mü?

Yaşamın gerçeği

Şimdi size bazı gerçeklerden söz edeyim.
2014'te, yani geçen yıl Türkiye'de işsizlik oranı yüzde 9,9 olarak TÜİK tarafından açıklanırken, İzmir'de bu rakam yine resmi verilere göre, yüzde 13,9...

Yandaşların söylediği şu:
'İzmir'de işsizlik oranı yüzde 15.4'ten, 13.0'a geriledi.
Evinde, ya da çevresinde işsiz kişi olmayanımız yok...
İsterlerse mühendis, isterlerse biyolog, isterlerse şoför, ya da muhasebeci...
Yani 'Eleman arıyoruz!' diyenlere, vasıflı veya vasıfsız işçi bularak gönderebilirim.
Her gün, birçok kişi evladına, sevgilisine iş bulma konusunda yardımcı olmamı istiyor.
Ama bir arkadaşımın dediği gibi:
Nerdeee?

 Herkes borçlu!

Bunu da geçelim...
Şu anda İzmir'de 1,2 milyon kişinin icralık olduğunu duydunuz mu?
4 milyonu nüfusuyla İzmir'de, her beş kişiden üçü, her üç haneden ikisi haciz tehdidi ve kıskacı içinde.
2003 yılında icra dairelerindeki dosya sayısı 9,5 milyona yakındı.
Geçen yıl ise bu sayı 21,5 milyona ulaştı.
Türkiye'deki 920 icra dairesinden İzmir'de olan 28'inde, dosyaları koyacak yer de kalmadı.
Bu korkunç tablo herhalde bizlere durumumuzu anlatıyordur.