EÜ, Akademik Çalışmalara Katkı Sağlıyor

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı’na son 4 yılda yapılan yatırımlar sağlık hizmetlerinin kalitesini artırırken akademik çalışmalara da büyük katkı sağlıyor. EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üst düzey sağlık hizmetlerinin verildiği EÜTF Hastanesine son 4 yılda önemli yatırımlar yaptıklarını dile getirip, “Adeta yatırım atağına kalkmış durumdayız. Uzun yıllar yenilenmeyen alt yapı ve tıbbi cihazları yeniliyor ve güncelliyoruz” dedi.

EÜ, Akademik Çalışmalara Katkı Sağlıyor

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Hastanesi Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı’na son 4 yılda yapılan yatırımlar sağlık hizmetlerinin kalitesini artırırken akademik çalışmalara da büyük katkı sağlıyor. EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, üst düzey sağlık hizmetlerinin verildiği EÜTF Hastanesine son 4 yılda önemli yatırımlar yaptıklarını dile getirip, “Adeta yatırım atağına kalkmış durumdayız. Uzun yıllar yenilenmeyen alt yapı ve tıbbi cihazları yeniliyor ve güncelliyoruz” dedi.

EÜ, Akademik Çalışmalara Katkı Sağlıyor
08 Eylül 2021 - 09:47

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi bünyesinde 1957 yılında kurulan Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı, dermato-onkoloji, dermatolojik alerji, fototerapi, dermatolojik cerrahi gibi geniş bir yelpazede sağlık hizmeti sunuyor. Dermatoloji cilt hastalıkları konusunda dünyada akademik açıdan en üst düzeydeki cihazlardan birisi olan konfokal mikroskop cihazına sahip olan klinikte özelleşmiş birimler de bulunuyor.

HİZMET KALİTESİ ARTIYOR

Teknolojinin gelişmesiyle hastalıkların teşhis ve tedavilerinin de farklı bir boyut kazandığına dikkat çeken Rektör Budak, “Bu teknolojiyi yakından takip edip birimlerimizdeki tıbbi cihazları yenileyerek ve güncelleyerek hizmet kalitemizi arttırıyoruz. Son 4 yılda adeta yatırım atağına kalkmış durumdayız. Hastanemizde uzun yıllardır yenilenmeyen alt yapı ve tıbbi cihazları yeniliyor ve güncelliyoruz. Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalımızda 60 yılı aşkın bir süredir halkımıza sağlı hizmetleri sunuyoruz. Son 4 yılda yaptığımız yatırımlar sayesinde kliniğimize son model iki yeni digital dermoskopi cihazı kazandırmış olmanın ve ülkemizde sadece iki merkezde bulunan in vivo konfokal mikroskopi cihazımızı teknolojik açıdan güncellemiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bu teknolojik yenilemeler sayesinde daha kaliteli sağlık hizmeti sunuyoruz” diye konuştu.

AKADEMİK ÇALIŞMALARA KATKI SAĞLIYOR

Deri kanseri tanısı konmasına yönelik hastaların izlendiğini kaydeden EÜTF Deri ve Zührevi Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Dermato-Onkoloji Birimi Sorumlusu Prof. Dr. Işıl Karaarslan, “Bunları izlemek için dijital dermoskopi cihazlarımız var. Konfokal mikroskop biraz daha ileri teknolojik bir cihaz. Dermoskopi cihazları ışık sistemiyle bir büyüteç gibi deri lezyonlarını bizim incelememizi sağlarken, konfokal mikroskop cihazımız derideki hücreleri canlı olarak bize gösteren dermatolojinin akademik olarak en ileri teknik cihaz yöntemlerinden bir tanesi. Dünyada az sayıda var bu cihazdan. Bu bizim akademik çalışmalarımız için de çok önemli ve değerli. Tabi ki yıllar içerisinde teknoloji ilerliyor, var olan cihazlar eskiyor. Bizim için de çok önemli bir gelişme oldu. Rektör hocamızın kıymetli destekleri sayesinde, dijital dermoskopi cihazlarımız yenilendi, yeni cihazlar alındı. Bunların önemli özellikleri var, çok benli olan bir hastayı otomatik vücut taraması yapabilecek şekilde donanımlı cihazlar. Sağlık hizmetimizi en iyi şekilde sürdürebiliyoruz. Bu olanaklar dünya çapında yaptığımız akademik çalışmalara ciddi katkılar sağlıyor. Bu yıl ekip arkadaşlarımla beraber Dünya İn Vivo Konfokal Mikroskopi Kongresi’nde 1’i davetli konuşma olmak üzere toplam 3 konuşmamız vardı. Bunlar bizim için çok kıymetli olan çalışmalar. Bu konularla ilgili olan bütün dünyadaki saygın isimlerin bulunduğu bir ortamda kendi çalışmalarımızı anlatma fırsatı yaratıyor bize. Onlarla benzer koşullarda hem çalışma hem akademik yayın yapma şansı tanıyor. O yüzden üniversitemizde bu koşulları bulabildiğimiz için çok çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Hastalarımızın da bu koşullarda bakılabilmesi tabi ki hastalarımız açısından da büyük bir şans” dedi.

YORUMLAR

  • 0 Yorum