Programın açılışında konuşan EÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemil Gürgün, sağlık hizmetinin sunum ve sürdürülmesinde hemşirelik uygulamalarının bir bütünün vazgeçilmez bir parçası olduğuna dikkat çekti. Hemşirelik mesleğinin tüm mesleklerde olduğu gibi emek ve özveri gerektirdiğine değinen Prof. Dr. Gürgün, “Uluslararası Hemşireler Konseyi hemşireliğin tanımını 'sağlığın korunması, yükseltilmesi, hastalığın önlenmesiyle, hasta ve engellilere ve hayatını yitirmekte olan bir bireyin bakımını içerir' şeklinde ifade ediyor. Hemşirelik her ortamda her yaştaki bireylere, gruplara bakım veriyor. Bu bakımı da diğer sağlık çalışanlarıyla iş birliği içinde yürütüyor. Hemşireler, bu süreçte bağımsız ve özgür çalışabilmelidir. Hemşireler, analitik düşünme yeteneği, fiziksel dayanıklılığa sahip olmanın yanı sıra psikolojik, sosyolojik süreçleri kavrayacak nitelikte olmalıdır” dedi. Hemşireler gününün öneminden bahseden Prof. Dr. Gürgün, “Bu özel gün, hemşirelerin toplum sağlığına verdiği, verebileceği önemli katkıları herkes için anımsatmak nedeniyle kutlanıyor. Hemşirelik Haftası boyunca mesleğin toplum yararına gelişmesine engel durumlara dikkat çekiliyor. Bugün aynı zamanda sorun ve ihtiyaçları konuşma günüdür" dedi.
 
Uluslararası Hemşireler Birliği'nin belirlediği temaya dikkat çeken Dekan Prof. Dr. Ayşegül Dönmez, "Bu yıl küresel sağlık kavramına vurgu yapılıyor. Küresel sağlık kavramına vurgu yapılmasının nedeni 2020 yılında yaşanan COVİD-19 salgınıdır. Sosyal bir kriz olarak gördüğümüz küresel salgın, dünyaya hemşirelik bakımının ne kadar önemli olduğunu kanıtlamıştır. Özellikle yoğun bakım hemşirelerimize ihtiyacın ne kadar çok olduğunun göstergesi olmuştur.  Bu süreç hepimize hemşirelik mesleğinin sağlık sisteminin en temel yapı taşlarından biri olduğunu göstermiştir. Yüksek nitelikli hemşirelik gücünün oluşturulması ve hemşirelik haklarının korunması bir gereklilik ve zorunluluktur. Ege Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi her yıl ortalama 300 mezun vererek bu ihtiyacı karşılıyor" diye konuştu.
"Hemşireler, kilit sağlık çalışanlarıdır"
Hemşirelik mesleğine ve eğitimine yatırım yapılmasının gerekli olduğunu vurgulayan THD İzmir Şube Başkanı Dr. Ebru Melek Benligül, “Hemşireler her bireyin ulaşabildiği, eşit şekilde yararlanabildiği, sürdürülebilir, adil, etik temelli ve geleceğe uygun sağlık sistemlerinin inşa edilmesi ve yürütülmesi için kilit sağlık çalışanlarıdır. Hemşireler olarak toplumumuzdaki her birey için insan merkezli, eşitlikçi, erişilebilir, yüksek kaliteli sağlık bakım hizmeti sunmak için çalıştık ve çalışmaya devam edeceğiz. Hemşirelerin topluma hak ettiği ve ihtiyaç duyduğu hemşirelik bakımını vermesi, toplum sağlığının korunması, hastalık ve sakatlıkların önlenmesi, nitelikli ve güvenli sağlık hizmetinin verilebilmesi için hemşireliğe yatırım yapılması gereklidir" dedi.
Sağlık profesyonelleri arasında büyük bir çoğunlukta olan hemşirelerin sağlık hizmetinin geleceğinin planlamasında önemli bir role sahip olduğunu belirten Uzman Hemşire Reyhan Demir, "Covid-19 pandemisi hemşirelik mesleğini ve bakımını ön plana çıkardı. Aynı zamanda hemşirelik karar verici ve yönetici koordinatör rollerini öne çıkarmıştır. EÜTF Hastanesi, hastaları karşılama kapasitesi, tedavisi ve takibi açısından örnek bir hastane oldu. Bu başarıda başta hemşireler olmak üzere bütün sağlık ekibimizin rolü büyük. Bir kısmı evinden çocuklarından uzak kaldı. Bakmakta sorumlu olduğu hastaların hayatı kendi ailesinin önüne çıktı. Onların fedakârlıklarını asla unutamayız.  Ancak bu başarı tabi ki yeterli sağlık çalışanıyla mümkün olabilir. Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak'ın katkılarıyla 2019'da 160, 2020 yılında 362 olmak üzere toplam 500'den fazla hemşirenin göreve başlamasıyla hemşire açığı büyük oranda giderilmiş oldu. Şu an hastanemiz bin 801 yatak ve toplamda bin 549 hemşiremizle faaliyet göstermektedir" dedi.