Günümüzde hareketsiz yaşam, sağlıksız beslenme ve obezite ile görülme sıklığı hızla artan diyabet, vücuttaki şekeri kontrol etmeyi sağlayan insülin hormonunun eksikliği veya etkisizliği nedeniyle ortaya çıkıyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Müjdat Kara, kan şekeri yüksekliği yapan hastalığın kronik ve ilerleyici olduğunu, yanlış alışkanlıklarla son yıllarda gençlerde görüldüğünü belirterek “Uluslararası Diyabet Federasyonu (IDF), dünyada 382 milyon yetişkinin diyabet hastası olduğunu öngörüyor ve 2035 yılına kadar sayının 592 milyona ulaşması bekleniyor” diyor.
Diyabet, tip 1 ve tip 2 olmak üzere ikiye ayrılıyor. Tip 1 diyabet vücudumuzda bağışıklık hücrelerinin pankreas hücrelerine saldırması sonucu ortaya çıkarken, insülin eksikliği ve yükselmiş kan şekeri ile kendini belli ediyor. Tip 1 diyabetin hızla ilerlediğini ve acilen insülin tedavisine başlanılmazsa ciddi sonuçlara yol açabildiğini belirten Doç. Dr. Müjdat Kara, tüm diyabet vakalarının yüzde 5-10’unu tip 1 diyabetin oluşturduğunu söylüyor.
Doç. Dr. Müjdat Kara 14 Kasım Dünya Diyabet Günü kapsamında yaptığı açıklamada diyabet hakkında bilinmesi gereken önemli noktaları anlattı, uyarılar ve önerilerde bulundu.
Tip 2 diyabeti önlemek mümkün!
Tip 2 diyabette vücudun ürettiği insülin salgısı yetersiz, bunun yanında insülin direnci var. Vücudun kendi yapısından kaynaklanan Tip 1’in aksine Tip 2 diyabetin yaşam tarzı değişiklikleri ve gerekirse hap kullanımı ile önlenebilen bir hastalık olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Müjdat Kara “Tüm diyabet vakalarının yüzde 90-95’ini tip 2 oluşturuyor. Tip 1’de olduğu şekilde düzenli insülin gereksinimi olmadan, sağlıklı ve düzenli bir yaşam tarzı ile kişinin normal ve sağlıklı bir yaşam sürmesi sağlanabilir” diyor.
Bu belirtilere dikkat!
Kronik ve ilerleyici bir hastalık olan diyabet bazı belirtilerle kendini gösteriyor ama hekime başvurmada gecikiliyor. Doç. Dr. Müjdat Kara belirtileri şöyle sıralıyor: “Ağızda sürekli kuruluk hissi varsa, çok sık susuyorsanız, gün içinde çok sık idrara çıkma ihtiyacı duyuyorsanız diyabet hastası olabilirsiniz. Bunlara halsizlik, yorgunluk, ayaklarda karıncalanma, bulanık görme, hızlı ve istemsiz kilo değişimleri, ağızdan aseton benzeri koku gelmesi gibi bulgular eşlik edebilir. Bu belirtiler varsa bir sağlık kuruluşuna başvurmanız gerekir.”
Tip 2 diyabetten korunmanın yolları
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kara Tip 2 diyabete karşı etkili önlemler hakkında şu bilgileri veriyor: “Tip 2 diyabeti yaşam tarzı değişiklikleri ve gerekirse ağızdan hap kullanımı ile yüzde 80 oranında önlemek mümkün. Korunmanın en etkili ve kolay yolu sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek. Düzenli ve dengeli beslenmek, egzersiz yapmak, her gün en az yarım saat yürümek, Akdeniz diyeti gibi hafif ve sağlıklı beslenme düzeni izlemek, çok yağlı ve şekerli gıdaları tüketmemek, sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak, iyi bir uyku düzenine sahip olmak sizi diyabetten koruyabilir.”
Diyabet riskini artıran etkenler!
Yapılan bilimsel çalışmalar; diyabet için bir çok risk faktörünün yanında, obezite, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam, yüksek tansiyon ve ailede diyabet hastalığı hikayesi olmasının risk faktörleri arasında başı çektiğini ortaya koyuyor. Bu tür risk faktörlerini taşıyan ya da diyabetin belirtilerini hisseden kişilerin zaman kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini söyleyen Doç. Dr. Müjdat Kara, tedavi uygulanmaması ve sağlıksız yaşama devam edilmesi durumunda hastalığın ciddi sonuçlara yol açabildiği uyarısında bulunuyor.
Beslenme düzeni çok önemli
Diyabet hastalığının tedavisinde en önemli etkenlerden birinin sağlıklı beslenme olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Müjdat Kara “Kan şekerini oluşturan asıl kaynak tükettiğimiz besinler. Sağlıklı ve dengeli beslenme açısından temel olarak Akdeniz diyeti öneriliyor. Diyabet hastaları rafine şeker, glikoz, reçel, bal, pancar, beyaz ekmek, beyaz undan yapılan gıdalar, kek, poğaça, makarna, pirinç, bisküviler, patates, patates püresi, patates kızartması, mısır, cipsler, kraker ve mısır gevreği gıdalardan uzak durmalıdır. Buna karşın yoğurt, yeşil yapraklı sebzeler, kepek ekmeği, çavdar ve tam buğday ekmeği, şekersiz tahıl ürünleri, kuru baklagiller, greyfurt, fındık, ceviz, badem, kivi ve elma gibi besinler tüketilebilir. Tatlı isteğini aşırıya kaçmamak kaydıyla meyve tüketerek karşılamak gerekir” diyor.
Seyahat ederken bu önerilere dikkat!
İnsülin kullanan diyabet hastalarının seyahat öncesi iyi bir hazırlık yapması gerekiyor. Doç. Dr. Müjdat Kara, Tip 1 ve insülin kullanan Tip 2 diyabet hastalarının seyahate çıkmadan önce ve seyahat esnasında dikkat etmeleri gerekenleri şöyle anlatıyor: “Yanınızda seyahat süresince kullanmanız gereken miktarda hatta yedek ilaç almanız, kan şekeri ölçüm cihazı ve temel ilk yardım malzemelerini yanınızda bulundurmanız, ihtiyaç durumunda irtibata geçilecek kişilerin ve takibinizi yapan doktorun iletişim bilgilerini üzerinizde taşımanız, diyabetli olduğunuzu belirten kimlik kartı/bileklik benzeri belirteçler bulundurmanız, havaalanı gibi yerlerdeki kontrol noktalarında insülin iğnesi taşımanız gerektiğini beyan eden ve doktor tarafından onaylı bir belge bulundurmanız rahat ve sağlıklı bir seyahat geçirmeniz için büyük önem taşımaktadır.”
Çağımızın hastalığı diyabet, günlük hayatı olumsuz etkiliyor
Modern yaşam koşullarıyla giderek en önemli sağlık sorunu haline gelen diyabet, yaşam kalitesini düşürür hale geldi. Acıbadem Altunizade Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Müjdat Kara, tip 2 diyabet yaşının giderek düştüğünü belirterek, dünya genelinde 382 milyon yetişkinin diyabet hastası olduğunu vurguladı.
15 Kasım 2022 - 11:29
YORUMLAR