İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Park Hastanesi KBB Kliniği’nden Prof. Dr. Murat Cem Miman, Benign
Paroksismal Pozisyonel Vertigo’nun tamamen mekanik bir problem olduğunu, tanı ve tedavisinin ise aynı anda, ilaca gerek olmadan yapıldığını söyledi.

İç kulağımızdaki dengeyi sağlayan kristallerin başın hareketiyle hareketlenip organları etkilediğini belirten Miman, “Kristaller başın hareketini takiben hala baş harekete devam ediyormuş gibi iç kulağı uyardığı için kişi hala hareket ettiğini hisseder. Bu duruma baş dönmesi denir. Kişi duruyor fakat kulak hala uyarıldığı için baş dönmesi yaşanıyor. Buradaki olay tamamen mekanik.” dedi.

Üst solunum yolu enfeksiyonlarının, kafa travmalarının, uzun süren yatışların baş dönmesine neden olabileceğini vurgulayan Miman, “Hareket ettiğimizde biz başımızın nereye hareket ettiğini bilebiliyoruz. Hareket bittikten sonra iç kulak kristallerinin harekete devam etmesi nedeni ile kişi hala hareket ettiğini zanneder. Bu mekanik olayda kristaller bir şekilde olmaması gereken bir yerde bulunur.” diye konuştu.

İlaç Tedavisi İşe Yaramıyor

Hastaların genellikle hareketi takip eden baş dönmesi şikâyetiyle kliniğe başvurduklarını dile getiren Miman,
“Örneğin, başvuranlar ‘Yatakta sağdan sola dönerken başım felaket dönüyor.’ diyorlar. Bu durum 3-5 saniye
civarında kristallerin gücü kadar sürüyor. Yine yerden bir şey almak için eğildiklerinde baş dönmesi
gerçekleşebiliyor. Bu durumda en az 3-5 saniye en fazla ise 10-15 saniye sürebilir. Hastalar bir hareketi takip eden kısa süreli baş dönmesi gösteriyor. Sadece bunlar hastaya teşhis koymaya yetiyor. Kristallerin yerinden oynaması ile ilgili hastalık olabilir diyebiliyoruz. KBB’ye başvuran baş dönmesi hastalarının yüzde 40’ı gibi önemli kısmını bu şikâyetler oluşturuyor. Bu hastaların tedavisinde ilaç tedavisi, mekanik bir rahatsızlık olduğu için işe yaramıyor.” dedi.

Teşhis ve Tedavi Aynı Anda

Her iki kulağımızda da üçer tane yarım daire kanallarının olduğunu söyleyen Miman, “Madem bu yarım daire
kanallarına kristal kaçmasıyla ilgili bir rahatsızlığımız var, bunun hangi kulakta ve hangi yarım daire kanalında olduğunu bilmemiz gerekiyor. Mekanik bir hastalık ise yerini bilmemiz o kanaldan onu çıkartmamızı sağlayacak. Çıkartma şekilleri kristallerin yerine göre değişiyor. Amacımız kristalleri yarım daire kanalından uzaklaştırmak. Baş dönmesi merkezimizde, gözümüze taktığımız kamera ile başın sedyeden baş aşağı gelecek şekilde, anormal pozisyonlara getirildiği durumlarda gözün ne şekilde hareket ettiğini gözlemleyerek teşhis koyuyoruz. Teşhisi koyduktan sonra hasta daha sedyedeyken özel manevralarla içindeki kristalleri düşürecek şekilde düzeltiyoruz. Teşhis ve tedaviyi aynı anda gerçekleştiriyoruz. İlaç kullanmaya gerek olmuyor. 2- 3 gün baş hareketlerine dikkat ediliyor. Hastamızı 1 hafta sonra kontrole çağırıyoruz. Bu zamana kadar teşhis ve tedavi almayan boşuna ilaç kullanan ve tedavi bitiminde minnetle geri dönüş yapan çok hastamız var.” diye konuştu.