Konuşmasında, Buca’yı doğulu batılı ayırımı olmadan yöneteceklerini ve Buca’da yaşayan her insanı mutlu etmek için var olacaklarını özellikle vurgulayan Başkan Adayı Arslan, “Son 4 yıldır gece gündüz Buca için çalışıyorum. Bir kısım projelerimizi ilçe başkanlığı yaptığım son iki yılda hayata geçirdim. Elimde bir icra yetkisi olmadığı halde bunu nasıl başardım? Bakanlarımızı ziyaret ettim, üniversitelerimizin rektörlerini ziyaret ettim, kamu kurumlarının üst düzey yöneticilerine gittim. Kendi alanları ile ilgili Buca’nın hem ihtiyaçlarını hem de sunduğu imkanları anlattım, destek talep ettim ve sağ olsunlar; ‘hayır’ demediler, ilgisiz kalmadılar” dedi ve ekledi, “İşte anlatıyoruz; çevre yoluna Buca’dan iki yeni bağlantı sağladık. Buca’nın eğitim kalitesini arttırmak için 32 yeni okulu Milli Eğitim’in yatırım programına aldırdık, bir kısmı yapıldı. Diğerleri farklı aşamalarda ilerliyor. Birçok şey yapabildik ancak yine en önemlilerinden biri; artık Bucalı için yetersiz hale gelen Seyfi Demirsoy Devlet Hastanemize çağdaş bir acil servis yapılması için girişimlerde bulunduk, sonuç aldık. Hastanenin daha iyi hizmet vermesi için İzmir Demokrasi Üniversitesine bağlanması talebini götürdük, kabul gördü. Onunla birlikte Seyfi Demirsoy’a 520 yataklı ek bir bina yapılması için söz aldık. Onun projesi ilerlemeye devam ediyor”..
 
BUCA’DA YAŞAMAK AYRICALIK OLACAK
 Henüz icra yetkisi olmadığı halde onlarca projenin hayata geçmesi için ön ayak olmasının, gelecekte Buca için yapacaklarının teminatı olduğunu vurgulayan Arslan, hayallerdeki Buca sandıktan çıkacak ve Buca’da yaşamak, ayrıcalık olacak diyerek, sözlerine şöyle devam etti; “Maksadımız, Bucalıların belediyesini sahiplenmesi ve belediyeyi evi gibi görmesidir. Bir vatandaşımız belediyeye geldiğinde işlerini rahatça yürütebilmeli, tıpkı kendi evine gelmiş gibi de çayını, kahvesini içebilmelidir. Amacım; samimiyet oluşturmak. Buca’da ayrımcılığa yer vermemek. Halkımızın onayı olursa, Buca’da hangi kesimden olursa olsun, hangi görüşten olursa olsun, kimse kendisini ‘öteki’ olarak hissetmeyecek. Buna asla izin vermeyeceğiz. Buca’yı 500 bin Bucalı ile birlikte kenetlenerek, çalışarak kalkındıracağız”
 
HER CANLIYA DEĞER VEREN BİR BUCA..
 Buca’ya dair proje ve hedeflerinde sadece insanları da baz almadıklarını özellikle vurgulayan Arslan, konuşmasını şu sözleriyle tamamladı; “Kendi içinde bir üniversiteye ev sahipliği yapan ve nüfus bakımından da çok kalabalık olan Buca’mızın bir meydanı yok! İnsanların birbiri ile kaynaşabileceği, birbirlerinin kültürlerini tanıyabileceği ortamlar yok! Buca’nın mevcut ortamı, sokak hayvanlarının da yaşamlarını sürdürebileceği bir ortam değil! Ben bu sorunları görüyorum ve şunu söylüyorum; Sorunları seyretmek ve bahaneler üretmek için değil, Buca’da yıllardır yapılamayan, yapılamaz denilen ne varsa, hepsini gerçekleştirmek için geliyorum ve Buca’nın tarihinde, kazandırdığım değerlerle hatırlanmak istiyorum.