Milli mücadele ruhu, “Cumhuriyet’in Fuarı”na yansıdı. Demokrasi ve barışın bahçesi Kültürpark, zaferin yeni yaşını kutlamak isteyen on binlere kucak açtı.
Bir fuarın ötesine geçerek dünyanın tarihsel ve ekonomik hafızasını içinde barındıran, Türkiye’nin ise en değerli kültürel miraslarından biri olan İzmir Enternasyonal Fuarı, 90’ıncı kez düzenleniyor. Türkiye Cumhuriyeti’nin asırlık çınarı olan fuar, tüm değerlerini bu yıl yeni nesle aktarmayı hedefliyor. Geleneği gelecek ile buluşturan fuar, bu misyonu taşıyan herkese kucak açıyor.
Kurtuluşun tarihi belleği
Cumhuriyet’in en eski değerlerinden biri olan İzmir Enternasyonal Fuarı bu yıl 90’ıncı kez düzenleniyor. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından, ‘Türkiye’nin gelecek planlarının hayata geçirilmesi’ amacıyla kurulan İzmir Enternasyonal Fuarı, “90 Yıldır Birlikte Kutluyoruz, Geleceği İzmir’de Birlikte Kuruyoruz” sloganları ile ilk günden beri devam eden vizyonunu sürdürüyor.
26 Ağustos'ta başlayan ve 9 Eylül 1922’de İzmir’in Kurtuluşu ile sonuçlanan Milli Mücadele Destanı, Cumhuriyet’in Fuarı’nda da büyük bir coşku ile kutlandı. 90’ıncı yılında 99 yıllık kurtuluş öyküsünü anlatan sergi ve etkinlikleriyle dikkat çeken fuar, İzmirlileri her zaman olduğu gibi demokrasi ve barış bahçesi Kültürpark’ta buluşturdu.
Kültürpark’ın kuruluş amacı, bir kültür hafızası oluşturmak
Fuarda, kültürel ve tarihi mirası fuara yansıtan en önemli etkinliklerden biri olan “Artifex Ludens-Sanatla Oyun: Sunay Akın Sanatın Oyuncakları Koleksiyonundan Bir Seçki” sergisi dikkat çekiyor. Sanatseverlere kolektif kültürün ve hafızanın önemli dayanaklarını keşfetme olanağı sunan serginin sahibi Sunay Akın, serginin İzmir Enternasyonal Fuarı kapsamında açılmasının önemine dikkat çekerek, “Kültürpark’ın kuruluş amacı, bir kültür hafızası oluşturmak… Kültürpark’ın içinde kurulduğu günden beri müzeler, tiyatro sahneleri, sergi alanları var. Burası aslında insanların sanat ve bilimle buluştuğu bir yer. Çünkü İzmir Fuarı’nda sergilenen bütün yenilikler bilimin ürettiği son ürünler oluyor. Bilim ve sanat hafızası burası… Böyle bir mekanda sanatla oyun sergisini açmak, aslında buranın tarihi kimliğine sahip çıkmak anlamına geliyor” dedi.
Dünyanın dört bir yanından Kültürpark’a
İzmir’in gerçekten son birkaç yılda çok zor günler yaşadığını ama hepsini başarıyla aştığını belirten ünlü araştırmacı Akın, “İzmir’in değerli Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer bu serginin İzmir’de kalıcı bir müzeye dönüşmesini istiyor. Bu da benim en büyük hayallerimden biri. Dünyada bini aşkın oyuncak konulu müze var. Yenisi İzmir’de açılır ama içinde sadece sanat konulu oyuncakların sergilendiği müze bir tane olur. Dileğim, tiyatrodan edebiyata, sinemadan müziğe kadar sanatın tarihini anlatan bir oyuncak müzesi olsun” dedi.
Dünyada böyle bir müzenin başka örneğinin olmadığına dikkat çeken Akın, “Bu hamleyle İzmir, dünya müzeciliğinde öne çıkar. İzmir bunu hak ediyor. Küçük prensin ilk oyuncağı, Mozart’ın porselen bebeği, Beatles oyuncakları ve daha niceleri... Her biri dünyanın dört bir yanından toplandı, Kültürpark’ta sergileniyor. Tiyatrodan edebiyata, sinemadan müziğe kadar sanatın tarihini anlatan tarihi ve kültürel bir bellek oluşturuyor. Tıpkı fuar gibi... Fuarın kuruluş, ilk açıldığı günden süregelen bütün amacını barındırıyor. İzmirlileri bir hafızaya, bir belleğe davet ediyor bu sergi. İzmir gerçekten sanata ve bilginin ışığına sahip çıkan bir kent… Her şeyin en iyisini hak ediyor” şeklinde konuştu.
“Atatürk, 90 yıl önce fuarı Avrupa’ya tanıttı”
9 Eylül 2021 Perşembe günü “Yüz Yüze Sohbetler” etkinliğinin konuklarından olan Nasuh Mahruki ise, İzmir Enternasyonal Fuarı’nın önemi üzerine vurgu yaparak şunları dile getirdi:
“Bu fuar, 90 yıl önce kurtuluş mücadelesi ile tüm dünyaya örnek olarak küllerinden yeniden doğan bir ülkenin, kendini dünya sahnesinde gösterdiği prestijli bir organizasyondur. Atatürk, İzmir Enternasyonal Fuarı’nı tanıtmak için Avrupa’ya yetkililer göndermiş ve Türkiye’nin değerlerini, güzelliklerini, kültürünü, tarihini, insanını, vizyonunu 90 sene önce yurt dışına tanıtmıştır. İşte fuar, bu vizyonla açılmış bir efsanedir benim için. Bana göre İzmir, Türkiye’nin hem fikir ve yaşam biçimiyle, hem de doğası ve coğrafyasıyla Avrupa’ya en yakın kentidir. İzmir, Türkiye’nin göz bebeğidir.
YORUMLAR