Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs’ın anlam ve önemi nedir? 19 Mayıs Türk gençliği için ne ifade ediyor?
Ege Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Mert, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, hem Türk tarihi hem dünya tarihi hem de Atatürk açısından bir milattır. Türk milleti için artık her şeyin bitti sanıldığı bir anda yeniden bir umut ışığının doğmasıdır" dedi.
19 Mayıs'ı anlamak için sürecin öncesinin bilinmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Mert, "Önce Trablusgarp, sonra Balkan Savaşı ve 1. Cihan Harbi ile Türk milleti bütün enerjisini ve gücünü kaybetme noktasına gelmiştir. Askerlerimiz; Galiçya'da, Trablusgarp'ta şehit olmuş, oraları terk etmiş ama artık çekilecek başka bir yer yoktur. Dolayısıyla, 19 Mayıs, bıçağın kemiğe dayandığı andır. Artık, Saltanat ve İstanbul Hükümetine güvenini kaybeden Türk milleti, önderini bulmuştur. Atatürk’ün adil, öngörülü ve feraset sahibi olması sebebiyle halk, Atatürk’ü lideri olarak seçmiştir” diye konuştu.
MİLLİ MÜCADELE 19 MAYIS İLE BAŞLADI
Prof. Dr. Hasan Mert, " Kuvâ-yi Milliye gruplarının ve efelerin bireysel çabaları ile başlattıkları direnişler, 19 Mayıs ile örgütlü bir mücadele halini aldı" dedi.
“Atatürk'ün umudu her zaman Türk gençliği olmuştur” diyen Prof. Dr. Mert, "Atatürk, 10. yıl Nutku'nda da diğer söylevlerinde de Cumhuriyeti gençliğe emanet etmiştir" diye konuştu.
Prof. Dr. Hasan Mert, "19 Mayıs, ilk olarak 1926 yılında Samsun'da herhangi bir resmi kurumun girişimi olmadan Samsunlu gençler tarafından, Atatürk Günü olarak kutlanmaya başlandı. Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi kulüplerin de dahil olmasının ardından bu dostluğun, bu beraberliğin temsili bütün ülkeye örnek olması istendiği için milli bayram olarak kabul edildi. 1982 yılında ise 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı adının aldı" dedi.
Ege Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Mert, “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı, hem Türk tarihi hem dünya tarihi hem de Atatürk açısından bir milattır. Türk milleti için artık her şeyin bitti sanıldığı bir anda yeniden bir umut ışığının doğmasıdır" dedi.
19 Mayıs'ı anlamak için sürecin öncesinin bilinmesi gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Mert, "Önce Trablusgarp, sonra Balkan Savaşı ve 1. Cihan Harbi ile Türk milleti bütün enerjisini ve gücünü kaybetme noktasına gelmiştir. Askerlerimiz; Galiçya'da, Trablusgarp'ta şehit olmuş, oraları terk etmiş ama artık çekilecek başka bir yer yoktur. Dolayısıyla, 19 Mayıs, bıçağın kemiğe dayandığı andır. Artık, Saltanat ve İstanbul Hükümetine güvenini kaybeden Türk milleti, önderini bulmuştur. Atatürk’ün adil, öngörülü ve feraset sahibi olması sebebiyle halk, Atatürk’ü lideri olarak seçmiştir” diye konuştu.
MİLLİ MÜCADELE 19 MAYIS İLE BAŞLADI
Prof. Dr. Hasan Mert, " Kuvâ-yi Milliye gruplarının ve efelerin bireysel çabaları ile başlattıkları direnişler, 19 Mayıs ile örgütlü bir mücadele halini aldı" dedi.
“Atatürk'ün umudu her zaman Türk gençliği olmuştur” diyen Prof. Dr. Mert, "Atatürk, 10. yıl Nutku'nda da diğer söylevlerinde de Cumhuriyeti gençliğe emanet etmiştir" diye konuştu.
Prof. Dr. Hasan Mert, "19 Mayıs, ilk olarak 1926 yılında Samsun'da herhangi bir resmi kurumun girişimi olmadan Samsunlu gençler tarafından, Atatürk Günü olarak kutlanmaya başlandı. Fenerbahçe ve Beşiktaş gibi kulüplerin de dahil olmasının ardından bu dostluğun, bu beraberliğin temsili bütün ülkeye örnek olması istendiği için milli bayram olarak kabul edildi. 1982 yılında ise 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı adının aldı" dedi.
YORUMLAR