Ağır hesaplaşma
Ayhan Saltan

Ayhan Saltan

Ayhan Saltan

Ağır hesaplaşma

21 Aralık 2018 - 15:01

Herkes ABD’nin Suriye’den çekiliyoruz hem de hemen açıklamasına kitlenmişken biz henüz hazmedilmemiş ve bu çekilmenin gölgesinde kalan izaha muhtaç başka bir konuya bakalım istedik.
Bu hafta TBMM’de usulen yapılan bütçe görüşmelerinde devlette temeli iki yüzyıla dayanan hesaplaşmanın en ağır haline tanık olduk.
MSB bütçesi görüşülürken meclisin en güçlü hatip ve söz ustalarından olan Özgür Özel Bakan Hulusi Akar’ı arenadaki aslanların önüne atılmış köle gibi parçaladı ve ortaya attı.
Aslında bu şiddetli kapışma 90 yıllık cumhuriyet döneminin ve ondan önceki 100 yılın hesaplaşmasının alenen ortaya çıkışıdır.
Osmanlı Devletinin yıkılışından sorumlu tutulan dini aktörlerin varlığına bir itiraz olarak yeni kurulan  Türkiye Cumhuriyeti tamamen bu aktörleri dışlayarak seküler yönetim dayatması yapmasıyla geldiğimiz süreçte NATO’nun da katkısıyla filizlenen dini aktörler son yıllarda 90 yılın rövanşını almak için bir hayli yol almıştı, fakat iş 15 Temmuz darbe girişimiyle tamamen açığa çıktığı için hiçbir bahane bunu örtemez oldu.
Hükümetin güçlü dini dayanaklarını kadro yokluğunda en akıllıca kullanan ve hızlı bir şekilde işgal eden Fettullah Gülen ve cemaati hızını alamayıp hepsi benim olsun mantığı ile darbeye kalkışınca karşılaştıkları direnç sonucu başarısız olup, devamında gördükleri muamele seküler kesimleri sevindirse de aslında en çok sevinenler kendilerine kapalı olan alanları ele geçirme isteğinde olan diğer tarikat ve cemaatler oldu.
Boşalan yerlere öyle yüklendiler ki adeta hükümetin kadro zaafını kullanarak devlet imkanlarına bir savaş ganimeti edasında fütursuzca saldırdılar.
İş döndü dolaştı TBMM’de görüşülen MSB bütçesinde patlak verdi.
Son 17 yıldır durumunu kabullenmeyen fakat halk nezdinde pek de itibarı kalmayan diğer seküler kesim hesabı gördü ve bitmeyecek yeni bir hesaplaşmanın önünü açtı.
Hulusi Akar’ın darbe sürecinde takındığı tavır üzerinden birikmişler kamuoyunun önünde ortaya dökülürken sergilenen darbe günü ve gecesi tutumlar hükümetin son meclis bütçe görüşmelerinde ciddi yara almasına sebep oldu.
Darbe gecesi yaşadıkları sorunlu olan Hulusi Akar’ın emekli olmayıp bakan olarak ordunun başında kalması büyük soru işaretleri barındırsa da Recep Tayyip Erdoğan’ın bunu neden devam ettirdiği pek anlaşılır değildir.
Aslında emeklilik bir çok hesabın görülmesini erteleyebilirmiş ama tercih edilmemesi çok ilginç.
Bu hesaplaşmalarda açığa çıkan başka sorunların varlığı endişe verici gelişmelere neden olmakta.
Şair Ahmet Telli’nin benimde mezunu olduğum Hacettepe Üniversitesi kampüsündeki etkinlikten şiddet temelli bir tavırla kovulması çok endişe verici.
Birde arada kaynayan bir konu olarak 15 Temmuz gecesi sokağa çıkıp darbeye direnen gazilerin haklı taleplerinin yanı sıra Hüseyin Gülerce’nin dün TRT 1 de yayınlanan FETÖ belgeselinde attığı tivit hayli ilginç bir sürecin içinde olduğumuzun kanıtı olsa gerek.

YORUMLAR

  • 0 Yorum