Size, günün gelişmeleri içinde, iyimserle kötümserin hikâyesinin özetini hatırlatarak yazıma başlayayım:
Kötümser, ‘İşler daha kötü olmaz!’ diye feryat ederken, iyimser, ‘Olabilir, daha da kötü olabilir!’ dermiş.
Anlattıklarımdan sonra da size şu soruyu soracağım:
‘Şimdi söyleyin bakalım; Siz iyimser misiniz, kötümser mi?
Tedbir alınmalı
İki gündür İstanbul’dan özel davet alıyorum. ‘Böylesini hiç görmemiş ve duymamıştım’ da diyebilirim.
Bugüne kadar, neredeyse her gün İstanbul’dan çok davet aldım ama böylesi ilk kez oluyor.
Önce şaşırdım! ‘Ne oluyor?’ dedim.
Ardından düşünmeye başladım... Ve sonuca ulaştım: ‘Bu gidiş pek iyiye alamet değil!’
Arka arkaya iki gün
Pazar sabahı (22 Şubat 2015) saat 08.30’da, bir gün önce aldığım davet yenileniyordu.
Karslı olduğunu yazan Harun Öztürkler’in davet mektubu şu cümlelerle başlıyordu:
‘Karslılar bugün İstanbul’da sokağa inecek! Ataköy cinayeti toplumsal gerginliğe dönüşüyor!’
Nedense görmezden geliniyor
Toplumsal gerginliği son zamanlarda iyice yaşar olduk! TV’lerde gazetelerde benzer haberler ve görüntülerden geçilmiyor. Özellikle İzmir’de Ege Üniversitesi’nde gencecik bir fidanımızın PKK’lılar tarafından katledişini herhalde unutmayacağız. Nedense çoğu kişi bundan söz etmezken, her nedense ‘PKK’ sözcüğünü de kullanmıyor. Hâlbuki görüntüler açık ve net... Belki de toplumsal barışı bozmamak için iyi niyet vardır. Hadi öyle kabul edelim...
Nasıl bulunmaz?
Şimdi yine İstanbul’a ve gelen davet mektubuna dönüyorum... Sonra İzmir’e geleceğim...
Mektupta aynın şu satırlar yer alıyor:
‘İstanbul’daki Karslılar, 17 yaşındaki Ömer Fatih Öztürkler’in öldürülüşünün 15. gününde sokağa inerek, katil zanlısının oturduğu siteye yürüyecek.
Öfkeli kalabalık?
İstanbul’daki Karslılar, Kars sivil toplum örgütleri, bugün Ataköy’e akın edecek. Saat 14:00’te Ataköy 5. Kısım A-4 Blok (A Plus Alışveriş Merkezi karşısı) - Bakırköy adresinde toplanacak olan kalabalık, katil zanlısı M.Z.’nin oturduğu Ataköy Konakları’na doğru yürüyüşe geçecek. Pankartlar, dövizler ve sloganlar eşliğinde yürüyecek kalabalık, yetkililere katil zanlısının 15 gündür neden yakalanamadığını soracak. Acılı ve öfkeli kalabalığın yürüyüşü, Ataköy Konakları önünde yapılacak basın açıklamasının ardından sona erecek.
Kars’tan ve yurtdışından
Büyük yürüyüşe katılmak üzere Ömer Fatih’in Kars’ta bulunan akrabaları ile vatandaşların yola çıktığı bildirildi.
Yurtdışında yaşayan birçok Karslı gurbetçinin de eyleme destek için uçakla İstanbul’a geleceği öğrenildi.
Bahçelievler’deki Erkan Avcı Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi son sınıf öğrencisi Ömer Fatih Öztürkler, iki hafta önce, Ataköy’de ‘yan baktın’ meselesi yüzünden çıktığı öne sürülen tartışma sonrasında 10 kişilik bir grubun bıçaklı saldırısına uğramıştı. Kalabalıktan kaçarken 5. Kısım Çarşısı’nda yerel düşen Öztürkler, öldürücü bıçak darbeleri sonrasında hayatını kaybetmişti. Harun Öztürkler- Ömer Fatih Öztürkler’in Babası.’ İstanbul Ataköy’den gönderilen, ara başlıkları bile konmuş mektubun altında acılı baba Harun Öztürkler’in e-mail adresi ile telefon numarası da vardı. Ayrıca; davete katılıp katılamayacağım veya yerime bir kişiyi görevlendirip görevlendirmeyeceğim de soruluyordu.
Görevlerini yapmıyorlar!
Acıların en büyüğü ‘evlat acısını’ Allah’ın hiç kimseye vermemesini yürekten dua eden biriyim. Ancak bu mektuptan şu dersleri çıkardım: Bazı kişiler görevlerini yapmadıkları ve güven vermedikleri için, vatandaş sesini artık daha gür çıkarıyor. Hatta örgütleniyor. Tanıyıp tanımadığı kişilere de, çaresiz bir şekilde, ‘Sen de bana katıl!’ diye mesaj gönderiyor, medet umuyor. ‘Yan baktın?’ diye bir genç nasıl katledilir? Daha üç beş gün önce yine İstanbul’da genç bir gazeteci, ‘kartopu’ yüzünden öldürülmedi mi?
Henüz öğrenemedim
Az önce, akşam haberlerini dinledim ve izledim... ‘Acaba Karslılar’ın yürüyüşü verilecek mi?’ diye... Çıt çıkmamıştı...
Yani sonucu bilmiyorum...
Canlı yayında...
Karslılara karşı özel bir sempatim var. İzmirli Gülseren E. Yeniçay, Naciye Tuğcu, Emre Pınardağ, Havva Aytemiz, Sevim Uçak, İzmir’den arkadaşları Nuray Köküuslu’nun daveti üzerine birkaç yıl önce Kars’a gitmişti... Kars’ta buluşan İzmirli kadınlar, orada bir lokalde buluştular. Yanlarında yaklaşık 100 kişilik bir yerli (Karslı) grup da vardı. Canlı Televizyon yayınında bana bağlandılar. Kars’tan İzmir’e sevgilerini ve dostluklarını telefon bağlantısı ile anlattılar. Ben sordum onlar yanıtladı. Onlar sordu ben yanıtladım. Bir dostluk köprüsü kurduk İzmir ile Kars arasında... Belki bu Harun Öztürkler de bu 100 kişilik grubun içinden biriydi. Bilemiyorum... Yürüyüş yapıldı mı, yapılmadı mı? Etkili oldu mu? Bunu da bilmiyorum...
Neden böyle olduk?
11 Şubat’ta Mersin’in Tarsus ilçesinde vahşice öldürülen 20 yaşındaki Özgecan Aslan için kaç gündür yas tutuyoruz. Eylem yapıp, şiddete uğrayan tüm kadınlar anısına toplantılar düzenliyoruz. Ancak nedense bunda da ikiye ayrıldık. Adam utanmadan, sıkılmadan ‘Ben olsaydım yapardım!’ diye tweet atıyor ve sosyal medyada hunharca işlenmiş, masum kızın cinayetini haklı görüyor. Ver de kurtul!’ zihniyeti... Siyasette de, ticarette de, sokakta da, hatta devletler politikasında da var.. Vahşi kapitalizmin bir başka yüzü... İnanılacak gibi değil, ama gerçek... Güzel İzmir’imizde, yedi katlı ünlü bir alışveriş mağazamızda, tezgâhtar genç, Özgecan Cinayeti konuşulurken, ‘Medya olayı büyütüyor. Ne olacak yani? Amerika’da iki dakikada bir böyle cinayetler işleniyor?’ dedi. Yandaş basında, başı paket gibi bağlı, sıkma başlı kadın yazarın ifadesiydi bu...
İçimiz yandı
İki gün önce gece yarısı şu mesaj gelmişti: ‘Bugün bir üniversite öğrencisi kardeşimiz henüz 22 yaşındaki Fırat Çakıroğlu bölücü örgüt yanlıları tarafından Ege Üniversitesi Kampüsü içerisinde şehit edilmiştir. 15 Şubat’tan beri süregelen bölücü örgüt yanlılarının üniversitelerdeki saldırıları bugünlere kadar sürmüş, öğrencilerin okullarına girmeleri engellenmiştir. Yapılan tüm hukuki ve emniyet girişimleri maalesef sonuçsuz kalmış, olaylar bugün bir kardeşimizin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmıştır. Yaşanan bu hazin olay, birçok basın kuruluşunda yanlış anlaşılmakta ve yanlış aksettirilmektedir. Milletini seven, vatanını seven genç bir kardeşimizin şehit olması binlerce üniversite öğrencisi ve bizleri derinden yaralamıştır. Demokratik ve hukuki olarak her türlü girişim üniversite öğrencilerimiz tarafından yapılmaktadır. Türk milletinin başı sağ olsun.’
Fotoğraflar düşündürtüyor
Olay bir çatışmaya düşmesin, bölücülerin ekmeğine yağ sürülmesin diye genelde sessiz kalıyor, işi devleti korumakla görevlilere bırakıyoruz. Ama bölücü örgüt PKK’lıların yaptıklarını görmezden de gelemeyiz. Özel yetişmiş ve yetiştirilmiş bu militanların devlet üniversitemizde yaptıkları yenilir yutulur cinsten değil. Devlet dairelerinde yuvalanmalarına, Türk devletinin verdiği maaşla lüks hayat yaşamalarına artık ciddi şekilde dur denilmelidir.Herkes haddini de durumunu da bilmelidir. Görmezden, duymazdan, bilmezden gelemeyiz. Hainler, millet ve devlet düşmanlarına cezaları verilmelidir. ‘Ülkücü’ diye bir genç nasıl hunharca katledilir?
Sonrası da düşünülmeli
Ege Üniversitesi Senatosu Merkez Kampüsünde yaşanan olaylar nedeniyle 21.02.2015 tarihinde olağanüstü olarak toplanıp konuyu ayrıntılarıyla değerlendirdi. 23 – 25 Şubat 2015 tarihleri arasında Üniversitenin tüm birimlerinde 3 (üç) gün süreyle eğitim ve öğretime ara verdi. Yayınlanan bildiride, ‘Ulusumuzun geleceği olan ve yaşamın en dinamik yıllarında yükseköğrenimlerine devam eden genç insanların böylesine zarar görmesi ve kaybedilmesi, toplumun tüm kesimleri gibi Üniversitemizi de derin bir üzüntüye boğmuştur.’ denildi. Bilimsel bilginin öğretimini ve şiddet içermeyen her düşüncenin demokratik bir ortamda ifade edilmesini temel ilke olarak benimseyen üniversitelerimizde umarım yine huzur ortamı sağlansın. PKK sürekli kaşıyor Ama ben PKK yandaşlarının huzur ortamını bozacaklarını, hatta Bornova Küçükpark çevresinde kışkırtıcı rol oynayacaklarını, gençleri birbirine düşüreceklerini düşünüyorum. Bakalım Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden maaş alan yetkililer ne gibi önlem ve istihbarat çalışması yapacaklar? Pascal üzerine yazılmış bir denemeden ‘Kötünün Zaferi’nden söz edecektim, bunu bir başka güne bıraktım.
Nedense iyimser olamıyorum!
Nedense iyimser olamıyorum!
23 Şubat 2015 - 01:21
YORUMLAR