Teşekkülün zarardan kurtulması ve piyasa şartlarında rekabet edebilmesi bakımından 5488 sayılı Tarım Kanunu’nun 19’uncu maddesi gereği her yıl uygulamaya konulan tarımsal destekleme ödemelerinden faydalanması gerekirken, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından çıkarılan kararnamelerle desteklerden faydalanmasının önüne geçiliyor.
TİGEM’in 2017-2018 bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü KİT Üst Komisyonu toplantısında kurumun desteklerden faydalanması gerektiğine yönelik iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında tartışma yaşandı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin KİT Komisyonu üyesi milletvekilleri tarım ve hayvancılık konusunda ülkemizin önemli bir kurumu olan TİGEM’in desteklenmesi gerektiğini belirterek, Sayıştay’ın dikkat çektiği konunun komisyonun gündeminde kalması gerektiğini belirttiler. Komisyonun AKP ve MHP milletvekili üyeleri ise TİGEM’in kanun gereği tarımsal desteklemelerden yararlanamayacağını öne sürerek konunun gündemden çıkarılmasını oylarıyla kabul ettiler.
Destekleme önerisinin gündemden çıkarılmasına CHP Milletvekilleri, “Biz nasıl tarım ülkesiyiz. Tarımı böyle mi destekliyorsunuz” diyerek tepki gösterdiler.
Konuyla ilgili söz alan TİGEM Genel Müdürü Ayşe Ayşin Işıkgece, 2019 yılı öncesine kadar son altı yıldır zarar eden TİGEM’in, son iki yıldır kar etmeye başladığını ifade ederek, kurumun desteklemelerden faydalanması halinde 195 milyonluk kredi borcunun kapatılacağını vurguladı.
“DAHA UCUZA ÜRÜN SATILACAK”
TİGEM Genel Müdürü Ayşe Ayşin Işıkgece, KİT Komisyonu’nda yaptığı konuşmada, tarımsal desteklemelerden faydalanmaları halinde yıllık 200 milyon civarında bir kaynak yaratılacağını belirterek, “Tarımsal destekleme ödemelerinden yararlandırılması durumunda TİGEM tarafından tarım sektörünün en önemli girdilerinden olan sertifikalı tohum ve üstün vasıflı damızlık üretim maliyetleri düşürülerek piyasaya daha uygun fiyatla arz edilmesi sağlanacak, ülkemiz tarım sektörüne sunduğu hizmetlerde etkinliğin artırılması için ihtiyaç duyulan altyapı yatırımları öz kaynaklardan finanse edilebilecek, serbest piyasa koşullarında gerçek kârlılığı belirlenerek sektör içerisinde performansı gerçekçi olarak ölçülebilecek ve ülkemizde sertifikalı tohum ve damızlık piyasa fiyatlarının belirlenmesinde etkin rol alması sağlanacaktır” diye konuştu.
“AYRICALIK İSTEMİYOR”
Komisyonda söz alan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Atila Sertel, şunları söyledi:
“TİGEM’in üreticiliği teşvik edilecekse kamu kaynaklarını kullanan ve özel sektöre, diğer kesime destek veren Bakanlığın TİGEM’e bu konuda açık olması lazım gelir diye düşünüyorum. Çünkü TİGEM bir ayrıcalık da istemiyor burada, yaptığı faaliyet nedeniyle bir destek istiyor. Bu faaliyetlerinde kamu kaynakları kullanılarak tarımsal destekleme ödemelerinden yararlanmasının uygun olmayacağını söylemek bence doğru bir durum değildir. Üstün vasıflı damızlık -üretim maliyetlerini de düşürerek yetiştirmesi ve piyasaya uygun fiyatlarla arz etmesi bile Türk tarımının gelişmesine katkı koyacak bir durumdur. Bunu Tarım Bakanlığının düşünmesi lazım, tekrar bir revize etmesi lazım düşüncesini. Yani, şimdi, dışarıdaki yararlanıyor devletin imkânlarından; işte ‘Biz destek veriyoruz diğer kesimlere. Kamu bütçesi olduğu için, siz de kamunun içinde olduğunuz için size destek vermiyoruz’ diyor. Bence bu doğru bir yaklaşım tarzı değil. Bu konuda Bakanlığın -Sayın Tarım Bakan Yardımcısı da burada- Sayın Bakanın da bunu tekrar düşünmesi ve TİGEM’e destek verilmesi noktasında görüşlerimi belirtiyorum.”
Herkese var, TİGEM’e yok!
Farklı illerde 17 işletme ve 3 milyon 272 bin dekar arazide tarım ve hayvancılık konusunda faaliyet gösteren Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (TİGEM), bakanlık tarafından verilen tarımsal desteklerden faydalanamıyor.
02 Aralık 2020 - 12:50
YORUMLAR